KİRA VE YENİ MALİK (TAHLİYE )
T.C YARGITAY 3.Hukuk Dairesi Esas: 2017/ 17081
Karar: 2018 / 175 Karar Tarihi: 16.01.2018
"...Konut ya da çatılı işyeri niteliğindeki bir taşınmazı iktisap eden kimse dilerse eski malik ile kiracı arasında yapılmış sözleşmeye dayanarak sözleşmenin sonunda bir ay içinde, dilerse TBK.’nun 351. maddesi uyarınca edinme günü de dahil olmak üzere edinme tarihinden başlayarak bir ay içinde durumu kiracıya yazılı olarak bildirmek koşuluyla edinme tarihinden itibaren altı ay sonra ihtiyaç nedeniyle tahliye davası açabilir. Davanın altı ayın sonunda hemen açılması şart olmayıp sözleşme sonuna kadar açılması mümkündür. Ancak edinmeyi izleyen bir ay içerisinde bildirimin tebliği zorunlu olup bunun sonradan giderilmesi mümkün değildir. Açılacak davada tahliyeye karar verilebilmesi için ihtiyacın varlığının kanıtlanması gerekir..."
Yukarıda atıfta bulunmuş olduğumuz yargıtay kararı doğrultusunda yeni malikin taşınmazı edindiği tarihten itibaren 1 ay içinde veya sözl süresinin bitimine 1 ay kala kiracının kiralayanı terk etmesine yönelik ihtarname göndermesi ve kira sözleşmesini bu şekilde sona erdirebileceği kabul edimektedir. olayımızda taşınmazı satın alarak yeni malik sıfatını haiz olan sanıklar, müvekkillerin kira bedellerini tarlanın önceki malikine ödemelerine ve taşınmaz üzerinde kira haklarının devam etmesine rağmen tarladan zorla çıkarmaya çalışmışlardır.
TÜRK BORÇLAR KANUNU
MADDE 351 - Yeni malikin gereksinimi - Kiralananı sonradan edinen kişi, onu kendisi, eşi, altsoyu, üstsoyu veya kanun gereği bakmakla yükümlü olduğu diğer kişiler için konut veya işyeri gereksinimi sebebiyle kullanma zorunluluğu varsa, edinme tarihinden başlayarak bir ay içinde durumu kiracıya yazılı olarak bildirmek koşuluyla, kira sözleşmesini altı ay sonra açacağı bir davayla sona erdirebilir. Kiralananı sonradan edinen kişi, dilerse gereksinim sebebiyle sözleşmeyi sona erdirme hakkını, sözleşme süresinin bitiminden başlayarak bir ay içinde açacağı dava yoluyla da kullanabilir.
T.C YARGITAY 3.Hukuk DairesiEsas: 2017/ 16878
Karar: 2018 / 722 Karar Tarihi: 25.01.2018
"...Somut olayda; dava dışı ... Belediyesi ile davalı arasında imzalanan 01.08.2012 başlangıç tarihli ve 25 yıl süreli kira sözleşmesinin varlığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Kiraya veren ... Belediyesi kapatılmış ve taşınmaz davacı belediyeye devredilmiştir. TBK’ nun 310. maddesi gereğince yeni malik önceki malikle yapılan kira sözleşmesinin tarafı olacağından kiraya verenin değişmesi akdi sona erdirmez. Dava tarihi itibariyle sözleşmenin süresi henüz dolmadığından davalının kiralananda kiracı olduğunun kabulü gerekir..."
TÜRK BORÇLAR KANUNU
MADDE 310 - Kiralananın el değiştirmesi - Sözleşmenin kurulmasından sonra kiralanan herhangi bir sebeple el değiştirirse, yeni malik kira sözleşmesinin tarafı olur. Kamulaştırmaya ilişkin hükümler saklıdır.
T.C YARGITAY 1.Ceza Dairesi Esas: 2016/ 505
Karar: 2017 / 667 Karar Tarihi: 06.03.2017
Oluşa ve dosya içeriğine göre, sanığın kiracısı olduğu maktulden birikmiş olan kira alacağının olduğu, olaydan önce sanığın alacağını ısrarla istemesine rağmen maktulün borcunu ödemediği ve kiracı olarak bulunduğu işyerini de tahliye etmediği, bu anlaşmazlıkla ilgili olarak sanık ve maktulün olaydan önce birkaç kez tartıştıkları ve karşılıklı olarak küfürleştikleri, olay günü de maktulün işyerini tahliye etmemesine sinirlenen sanığın maktulün çalıştırdığı işyerine gittiği ve orada bulunan maktul ve kızı olan mağdura hakaret etmeye başladığı, bunun üzerine maktul ile sanık arasında itişme yaşandığı, yaşanan bu arbede sırasında sanığın yanında getirmiş olduğu bıçağı çıkararak maktule vurarak onu öldürdüğü olayda;
aaa) Sanık ile maktul arasındaki kira ilişkisinin hukuki ihtilaf niteliğinde olduğu ve bu nedenle kira borcunun ödenmemesi durumunun başlı başına haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasına konu olamayacağı, olay öncesinde de maktul ile sanık arasında kira borcunun ödenmemesi ile ilgili yapılan görüşmelerde maktulün sanığa küfür etmekten ibaret haksız eylemi nedeniyle 12 yıldan 18 yıla kadar hapis cezası öngören TCK'nun 29. maddesi uyarınca üst sınırdan ceza tayini yerine yazılı şekilde 15 yıl hapis cezasına hükmolunması suretiyle eksik ceza tayini,
bbb) Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. ve 2015/85 K. sayılı kararı ile TCK'nun 53. maddesinin iptal edilen bölümlerinin değerlendirilmesi zorunluluğu,
B) Sanık hakkında kasten yaralamaya teşebbüs suçundan kurulan beraat hükmü yönünden;
25.12.2013 tarihli iddianemenin anlatımına ve gösterilen sevk maddesine göre sanığın kasten yaralamaya teşebbüs suçunu maktulün kızı olan mağdur ...'ya yönelik işlediğinin iddia edildiği ve dolayısıyla açılan kamu davasının mağdurun da mağdur ... olduğu anlaşılmakla, yazılı şekilde atılı suçun mağdurunun maktul ... olduğu kabul edilerek hüküm kurulması suretiyle hükmün karıştırılması,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafii ile katılan ve vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, hükümlerin kısmen tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA.."